Hayatımızın Benzini: Kahve
- neslisah
- 7 Mar 2021
- 3 dakikada okunur

Kahvenin nasıl ortaya çıktığı hakkında birçok hikaye mevcut. Fakat bu hikayelerden en çok bilinen ve kabul göreni Kaldi adlı bir çobanın Etiyopya platosunda hayvanlarını otlatırken, keçilerin tuhaf görünümlü bir ağaçtan yediği kahve meyvesi üzerinedir.
Efsaneye göre Kaldi, sürüsünü otlatırken kahve çekirdeklerini yiyen keçilerin hoplayıp zıplamaya başladığını fark etti ve bu durumu keşişlerle paylaştı. Bu meyveyi deneyen keşişler kahvenin acı tadını beğenmeyip ateşe attılar ancak bir süre sonra kavrulan kahveden gelen aromalı koku, keşişlerin ilgisini çekti. Kavrulan meyveyi demleyip içmeyi denediler ve çok beğendiler. Artık kahvenin gücü bir orman yangını gibi yayılmıştı.
Günümüzde kahve çekirdekleri, 70’den fazla ülkede yetiştirilen milyonlarca kahve bitkisiyle dünyanın en önemli tarımsal ürünlerden biridir. Dünya çapında, her yıl 500 milyardan fazla kahve tüketiliyor ve bu da kahveyi dünyanın en popüler içeceği yapıyor. Yine Dünya çapında 20 milyondan fazla insan kahve endüstrisinde çalışıyor. Bu da kahveyi ham petrolden sonra dünyada en çok ticareti yapılan emtia haline getiriyor.
Kahvenin ilk hikayesinden bahsettik. Şimdi de kahve hakkında belki de ilk kez duyacağınız bilgilere geçelim…

Kahve ağacı, "kiraz" olarak adlandırılan meyve yetiştirir. Kahve çekirdekleri aslında o kirazın çekirdeğidir. Kirazlar koyu kırmızı olduğunda hasat edilmeye hazır demektir. Bu kirazlar elle veya makine ile toplanmakta ve daha sonra çekirdek veya yeşil kahve çekirdeği meyvelerden ayrılarak kurutulmakta, kavurma ve satış için sevk edilmektedir.
Bir kahve ağacı ortalama 60 ile 70 yıl aralığında yaşar.
İlk kahve ağaçlarının yetiştiği yer Etiyopya’nın Kaffa eyaletidir ve kahve adını buradan alır. O dönemlerde yerliler ormanda yetişen bu ağacın meyvelerinden elde ettikleri çekirdeklerden çay yaparlardı. Ve hala Etiyopya, Afrika’nın en büyük kahve üreticilerinden biridir.
Kahve bitkisi 18. yüzyılda Etiyopya'dan Brezilya'ya getirildi. Brezilya, son 150 yıldır en büyük kahve ihracatçısı konumunda. 19. yüzyılda, Brezilya kahvesi hem Avrupa'da hem de Amerika Birleşik Devletleri'nde yaygındı ve bu, kahveyi Brezilya için şekerden daha büyük bir meta haline getiriyordu.

60'ın üzerinde kahve çeşidi olmasına rağmen, dünya çapında sadece ikisi ticari olarak yetiştirilmekte ve satılmaktadır. Bunlar; Arabica ve Robusta'dır. Arabica daha lezzetli ve daha kaliteli bir kahvedir. Çoğu kahve işletmesi için ilk seçimdir. Robusta çekirdeklerinin yetiştirilmesi daha kolaydır ve satın alması daha ucuzdur. Ancak aynı zamanda kahveye acı bir tat veren daha yüksek kafein içeriğine sahiptir.
Pek çok kahve uzmanı, yüksek rakımlarda yetişen kahvenin daha karmaşık ve lezzetli olduğunu iddia eder. Gerçek şu ki, daha yüksek bir rakımda yetişen kahve bitkileri daha sert kahve çekirdekleri üretir. Yüksek rakımda yetiştirilen kahve yavaş olgunlaşma eğilimindedir, daha fazla karakter, lezzet derinliği ve daha yüksek şeker konsantrasyonu geliştirir. Bu, kahve çekirdeğinin lezzet profilini tabi ki iyileştirir.
Arılar da kahve sever! Evet, bu doğru. İnsanlar tek kahve severler değildir. Kahve ağaçlarındaki çiçekler bal arıları tarafından çekilir. Arılar kahve çiçeklerinin nektarı ile beslendiklerinde az miktarda kafein alırlar. Kafeinin arılar üzerindeki etkisi insanlar üzerindeki etkisine benzer. Onlara enerji artışı sağlar, konsantrasyonu ve performansı iyileştirir.
1675 yılında İngiltere Kralı II. Charles, insanların kendisine karşı bir komplo kurmak için toplandıkları bir yer olduğunu söyleyerek Kahve Evlerini yasaklayan bir bildiri yayınlamıştır. İtalya'da Papa VIII. Clement, kahveyi lezzetli bulana ve Hıristiyanları uzun süredir kahvenin zevkini ve canlandırmasını reddeden yasağı kaldırana kadar bu durum devam etmiştir. Yasak kalkmadan önce ise sadece kafirler bu sihirli içeceği tüketebilmekteydi.
Türk kahvesi Türkiye'ye ilk olarak 1540 yılları civarında tanıtıldı. Türkler o dönemde kahveyi ince bir şekilde öğütmek için harç kullandılar ve ardından ibrik adı verilen özel bir kapta demlediler. Kahve hemen sarayda büyük bir ilgi uyandırdı ve o günden beri Türk tarihinin ve kültürünün ayrılmaz bir parçası haline geldi.
Kahve, filtre edilmeden çok ince öğütülmüş kahve çekirdekleri kullanılarak hazırlanır. Türk kahvesi hazırlayan bir uzman, “kahveci” olarak bilinir. Türk kahvesi cezvic veya son derece ince öğütülmüş kahveyi pişiren bir set üstü cihaz olan ibrik'te demlenir ve ardından baharat ve şeker eklenir. Türk kahvesi, ilk olarak Osmanlı Dönemi'nde ortaya çıktı ve daha sonra 17. yüzyılın ortalarından sonlarına doğru İngiltere ve Fransa'ya tanıtıldı.

Eski Arap kültüründe erkekler evlerine yeterli miktarda kahve götüremedikleri takdirde, kadınlar kocalarından yasal olarak boşanabilme haklarına sahip oluyorlarmış.
Dünyanın en pahalı kahvesi Misk kedisi dışkısından yapılır. Misk kedisi kahve çekirdekleriyle beslenir ve bu çekirdekleri midesinde fermente ederek dışkılar. Luwak kahvesi Misk kedisinin dışkısından ayıklanarak Bali’de fincanı 30 euro’dan satılıyor.
Dünyanın en pahalı kahvelerinden bir diğeri ise Tayland’da 1500 metredeki kahve meyvelerinin filler tarafından toplanıp dışkılanması ile oluşuyor.

David Lynch’ında da dediği gibi;
“Kötü bir kahve bile hiç kahve olmamasından iyidir."
Comments